Onur Yüksek Teknoloji Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Dede yaptığı açıklamada, şirketin 1980’de kurulduğunu ve ilk 20 yılda çeşitli askeri projelerde çalıştıklarını söyledi.
Bu süreçte elektronik haberleşme sistemlerinin kurulumlarını yaptıklarını belirten Dede, “Kara, Deniz, Hava Kuvvetleri ve Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) ile işler yaptık. Sadece askeri değil, Devlet Hava Meydanları İşletmesi, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Ulaştırma Bakanlığı gibi sivil kuruluşların da haberleşme sistemlerini kurduk. Bu sistemler arasında, radyolink sistemlerinden havaalanlarındaki uçuş kontrol kulelerine, radarlardan uçakların iniş kalkışını sağlayan sistemlere kadar pek çok konuda çalıştık. Bu nedenle oldukça önemli iş bitirme referanslarına sahibiz.” dedi.
2000’li yıllarda kulvarımızda yeni alanlar açtık
Dede, çocuklarının yurt dışındaki eğitimlerini tamamlayarak şirkete katılmasıyla 2000’li yıllarda kulvarlarında yeni alanlar açma kararı aldıklarını ifade etti. Bu süreçte yurt dışından ithal edilen bazı sistemleri yapma kararı aldıklarını kaydeden Dede, “AR-GE grubu kurduk ve çalışmaya başladık. Özellikle Savunma Sanayii Başkanlığı kanalıyla Hava ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın ses, haberleşme ve kayıt sistemlerine ilişkin çok kritik ihtiyaçlarını karşılayan çözümler üretmeye başladık.” şeklinde konuştu.
Dede, çalışmaları neticesinde Türkiye’nin bu sistemler için yaptığı ithalata harcanan miktarın azalmasına katkı sağladıklarına işaret etti. Deniz Kuvvetleri Komutanlığının gemiler için özel haberleşme sistemi taleplerini de projeye dökerek hayata geçirdiklerinin bilgisini paylaşan Dede, ürünün başarılı sonuçlar vermesinin ardından Sahil Güvenlik Komutanlığının da farklı özelliklerde bir haberleşme sistemi talebiyle geldiğini aktardı ve şunları kaydetti:
“Gerek Deniz Kuvvetleri Komutanlığı gerek Sahil Güvenlik Komutanlığı, bu sistemleri belirli bir sayıda yaptırdı. Başarılı olduğu takdirde yaygınlaştırmak istiyorlardı ve başarılı olundu. Bunun yaygınlaştırılması önemli. Yaygınlaştırma kapsamında Türkiye’nin tüm kıyıları ve Van Gölü de var. Dolayısıyla yaygınlaşma ile büyük bir ölçek söz konusu olmakta. Deniz Kuvvetleri için 5 gemiyle başladık ve şimdi yine aynı şekilde tüm platformlara yaygınlaştırılması gerekiyor. Bu şekilde de daha da büyük kapsamlı projeler ortaya çıkıyor.”
Uluslararası ticarete de önem verdiklerinin altını çizen Dede, Azerbaycan, Sırbistan, Fas’a ihracat yaptıklarını, ABD’ye sistem satışlarının olduğunu belirtti.
“Halka açılma ile elde edeceğimiz fon daha nitelikli bir fon olacak”
Cengiz Dede, halka arz karar almalarında iki temel faktör olduğunu aktararak, “Bizim için stratejik bir karardı. Bizim gibi şirketlerde, ilerlemek, büyümek, yeni yeni atılımlar yapmak için en önemli kaynak, yetişmiş, nitelikli insan kaynağı, nitelikli mühendisler, yazılımcılar. Onlar olmasa, zaten hiçbir şey yapılamaz ve ülkemizde bu kaynak var. Nitelikli personel birinci şart ama ikinci şartı, bir o kadar önemli. Zaman içinde öğrendik ki elinizde nitelikli fon kaynağı olması lazım. Bu yüzden düşündük taşındık ve bu kararı aldık. Yani halka açılma ile elde edeceğimiz fon daha nitelikli.” diye konuştu.
Kurumsallaşmanın da halka arz kararında etkili olduğuna değinen Dede, “Uluslararası kabul edilebilir bir kurumsallaşmayı istiyorduk. Bu kararı alırken, bunu elde edeceğimizi de gördük.” ifadesini kullandı. Dede, halka arzdan elde edecekleri fonla yeni yatırımlar yapmayı düşündüklerini dile getirerek, yenilenebilir enerjinin bu alanlar arasında yer aldığını bildirdi.
Kahramanmaraş ve Osmaniye’de endüstriyel ölçekli GES tesislerine sahip olduklarını ifade eden Dede, “Sahip olduğumuz teknolojik altyapı sayesinde, GES tesislerimizde kendi tasarım ve üretimimiz olan güneş takip sistemlerini kullanmakta ve üretim verimliliğini önemli ölçüde artırmaktayız. Ortaya koyduğumuz hedefler doğrultusunda da üç yıl içerisinde elektrik üretim kapasitemizi, yapacağımız ilave GES ve RES yatırımlarıyla 270 milyon kWs seviyelerine çıkarmayı planlıyoruz.” dedi.
Elde edilecek kaynakla AR-GE yatırımlarımızı artıracağız
Halka arzdan gelecek kaynak ile şirketi lokomotif çalışma alanı savunmada daha ileri götürmek istediklerine vurgu yapan Dede, AR-GE yatırımlarını ileri götüreceklerini söyledi. Dede, şirkette 67’si mühendis 40’ı teknisyen olmak üzere 157 personelin çalıştığının bilgisini verdi.
Savunma sanayisi ve teknolojik gelişmeleri de değerlendiren Dede, “Ülkemiz son yıllarda dikkati çekici bir şekilde savunma sektöründe atılım yaptı. İnsansız hava araçlarından tutun atış sistemlerine kadar. Gerek Savunma Sanayii Başkanlığımız gerekse Silahlı Kuvvetler, bu konuda etkileyici derecede vizyoner davranıyor. Bazı projeler dünyada ilk kez Türkiye’de üretiliyor.” şeklinde konuştu.
